Açık Ticaret Sistemi Nedir? Ne Demek? Hakkında Kısaca Bilgi

Açık Ticaret Sistemi nedir? ne nemek? hakkında kısaca bilgi

Ekonomi, Bankacılık Terimi Olarak Açık Ticaret Sistemi

Ülkelerin birbirlerinin piyasalarına adil olarak ve ayırımcılık gözetilmeden giriş sağladıkları ticaret sistemi.

Ekonomi, Bankacılık Terimleri Sözlüğü (870)


Bilgiyi Paylaşın: tweet facebook
Açık Ticaret Sistemi terimi hakkında yorum yazabilirsiniz.
Açık Ticaret Sistemi terimi hakkındaki yorumlar

Açık Ticaret Sistemi hakkında henüz yorum yazılmamış. Üstteki formu kullanarak ilk yorumu yazabilirsiniz.

Açık Ticaret Sistemi ile ilgili benzer terimler:

Hâfız: (Kur'an-ı Kerim'in tamamını ezberleyen kimse) Arapça' da "korumak ezberlemek" manasındaki "hıfz" kökünden türemiş bir sıfat olan "hâfız" (çoğulu, huffaz) sözlükte "koruyan, ezberleyen" anlamına gelip Kur'an'ın tamamını ezberleyene hâfız denilmiştir. Bazı rivayetlerde Kur'an-ı Kerim'in tamamını ezberlememiş olsa bile ahkamı konusunda geniş bilgi sahibi olanlara da "kurrâ" denildiği görülmektedir.

Hz. Peygamber (sav) bir hadislerinde "Sizin en hayırlınız Kur'an'ı öğrenen ve öğreteninizdir" buyurmuşladır. Kur'an öğrenimi ile ilgili teşviklerin çoğu onu sadece ezberlemeyi değil, manasını anlamayı, muhtevasına vakıf olup gereğince amel etmeyi amaçlamaktadır.

Kur'an'ı ezberleme müessesi Hz. Peygamber'den bu yana eksiksiz olarak süregelmiştir. Bu da Yüce Allah'ın Hicr suresi 9. ayetinin4 tecellisi olduğunu gösterir. Bu müessese kıyamete kadar da sürecektir.

Osmanlılar'da kıraat ilminde büyük bir gelişme olmuş ve binlerce hâfız yetişmiştir. Evliya Çelebi'nin verdiği bilgiye göre Amasya'da dokuz dârûlkurrâ vardı ve bunlardan sadece sultan Beyazıt Dârûlkurrâ'sında 300'den fazla hâfız bulunmaktaydı. Yine Evliya Çelebi'ye göre bu sayı İstanbul'da 3000'i kadın olmak üzere 9000 hâfız bulunmakta idi.
Cumhuriyetten bu yana Türkiye'de bulunan Kur'an kurslarının sayısı 5000'i aşmıştır. 1970'den bu yana Türkiye'de Kur'an kurslarında yetişen ve belge alan hâfız sayısı 30.000'den fazladır.

Osmanlı döneminde, bir çocuğun güzel sesli olduğu anlaşılınca hâfız olması için gerekli eğitim kurumuna verilirdi. Temayüz edenler, imparatorluğun her yöresinde tavsiye ile dersaadet'e (İstanbul'a) gönderilirdi. İstanbul'da musiki mahfillerine girerler ve usta müzisyenlerle dini ve lâdinî musiki meşk ederek ustalaşırlardı.

Gazel-Han: Gazel okuyan, gazel formundaki şiiri taksim eden hanendeye denir. Son devirde bazı hâfızlar, gazel-han olarak büyük ün yapmışlardır.

Güfte: Kelime aslen Farsça olup "söz, kelam" anlamına gelmektedir. Türk Musikisinde sözlü bir eserin bestelenmiş manzum sözleri, bestelenmiş şiirin aldığı ad.

Musikişinas: Musiki sanatını tanıyan, musiki ile meşgul olan, musiki bilen. Şimdi daha çok Fransızcası olan müzisyen kelimesi kullanılmaktadır.