Ağa Nöbetçisi Nedir? Ne Demek? Hakkında Kısaca Bilgi

Ağa Nöbetçisi nedir? ne nemek? hakkında kısaca bilgi

Osmanlı Türkçesi Terimi Olarak Ağa Nöbetçisi

Yeniçeri ağasının emir çavuşu mertebesinde bulunan hizmetliye verilen isimdi. Kırmızı kollu cüppe, uzun entari, ayağına sarı mest papuç, başına da kalafat giyerdi.

Osmanlı Türkçesi Terimleri Sözlüğü (466)


Bilgiyi Paylaşın: tweet facebook
Ağa Nöbetçisi terimi hakkında yorum yazabilirsiniz.
Ağa Nöbetçisi terimi hakkındaki yorumlar

Ağa Nöbetçisi hakkında henüz yorum yazılmamış. Üstteki formu kullanarak ilk yorumu yazabilirsiniz.

Ağa Nöbetçisi ile ilgili benzer terimler:

Ağam Çırağı: Vezir dairelerinde istihdam olunan "iç ağa" ların hizmetkarları, acemelik devresini geçerek bir mertebe yükselmiş olanlarına verilen addı. Bu gençler, yeterli liyakat ve kabiliyet gösterdikleri takdirde, başlarına kalpak giydirilerek "ağam çırağı" adıyla göreve devam ederlerdi. Bunların arasından vezaret makamına yükselenler de olurdu.

Ağalık Hakkı: Sipahiler, zeamet sahipleri ve has sahiplerinin, timar, zeamet ve hasları içindeki arazi sahiplerinden birinin ölümüyle mahlül olan arazisini, hakedecek olanlara ihale edeceği sırada alınan verginin adıdır. Alınan vergi, arazinin yerine, verimine, gelirine göre değişmekteydi. İyi bir arazinin 2 dönümünden 1 akçe, orta bir yerin 3 dönümünden 1 akçe, kötü yerin 5 dönümünden 1 akçe alınırdı.

Ağa Kapısı Şakirtleri: Ağa kapısında yazı işlerini yapan görevlilere verilen addı. Burada on kişiden oluşan bir kalem dairesi yer almaktaydı. Bunların en kıdemlisine "başşakirt" denilirdi. Katiplerin görevleri başlıca şunlardı: ocağa alınacak veya acemi ocağına girecek olanların defterlerin muhafaza ederek, gerektiğinide hüvviyetlerini belirlemek, ulûfe defterlerinin "mükerrer" denilen nüshalarını tutmak, kapı kulu olacak veye acemi ocağına alınacak olanların inam, terfi ve memhur denilen, yeniçeri ağasının mühürlü tezkerelirini yazmak.
Buradan terfi eden başşakirt, kethuda katipi olurdu.

Ağa Kapısı: Yeniçeri ağalarının bulunduğu resmi daireye verilen addı. Kapı, eskiden "resmi daire" demek olduğu için "ağa kapısı" ağa dairesi demekti. Ağa kapısı, Osmanlı saltanatının sona ermesine kadar, meşihat dairesi yani şeyhülislamlar kapısı olarak bilinen, Süleymaniye'deki binadaydı. Yeniçeri ocağının kaldırılması üzerine burası kısa bir müddet serasker dairesi oldu. Sonra serasker dairesi şimdiki İstanbul Üniversitesi'nin yerinde bulunan eski saraya nakledilere burası tekrar meşihat dairesi haline getirildi.