Bölük-ü Rumiyan Nedir? Ne Demek? Hakkında Kısaca Bilgi

Bölük-ü Rumiyan nedir? ne nemek? hakkında kısaca bilgi

Yazma Eser (Hat-Tezhip-Ebru-Cilt-Minyatür) Terimi Olarak Bölük-ü Rumiyan

1- Yine toplu halde çalışan memleketimizin yerli sanatkârlarını şarktan gelen, zevkimize müdahale etmek isteyenlerden ayrılmak maksadıyla bir araya toplandıklarından onlara verilen isimdir.

2- Memleketimizin yerli sanatkârları toplu hâlde çalışır ve zevkimizi dışardan gelecek etkilere karşı korumak isterlerdi. Bir araya toplandıklarında onlara "Anadolulular bölüğü" anlamına Bölük-ü Rumiyan denirdi.

Yazma Eser (Hat-Tezhip-Ebru-Cilt-Minyatür) Terimleri Sözlüğü (1039)


Bilgiyi Paylaşın: tweet facebook
Bölük-ü Rumiyan terimi hakkında yorum yazabilirsiniz.
Bölük-ü Rumiyan terimi hakkındaki yorumlar

Bölük-ü Rumiyan hakkında henüz yorum yazılmamış. Üstteki formu kullanarak ilk yorumu yazabilirsiniz.

Bölük-ü Rumiyan ile ilgili benzer terimler:

Bulut: XV. ve XVII. yüzyılda yaygın olarak kullanılan tezhip motiflerindendir. Stilize edilmiş ve kıvrımlarla uzatılmış bir bulut izlenimi verir. Yardımcı motif olarak kullanılır ve süslemeyi doldururlar. Bazen da desenin çıkış noktasını simgeleyen zemin olarak kullanılmıştır. Çin bulutu da denilmiştir.

Nakışlar arasında yer alan, stilize edilerek bir bulut izlenimi veren ve münhanilerle uzatılmış özel bir formdur. Çin bulutu da denir.

Cemaati Nakkaşân: Toplu halde bulunan nakkaş ve ressamlar demektir. (Sanatkâr kurumu mânasına gelen bir tâbirdir. Saray teşkilâtı arasında geçtiği gibi Yeniçeri teşkilâtı arasında da geçer.)

Cilbend: Yazma kitap ciltlerinin muhafazası için kullanılan kutu; içindeki bir kurdele çekilince kitap dışarı çıkar. Ayrıca yazı ve resim konulmak üzere bir kenarından bez ile yapıştırılmış iki mukavvadan ibaret kapaklara da cilbent adı verilir. Ağız tarafından ve yanlarından küçük şeritlerle bağlanır.

Cihet Verilme: (Hizmet yerinde de kullanılır.) Diğer ilmî ve idarî mesleklerde olduğu gibi san'at sahasında da ilerleyenler de bir pâyeye nail olur. Sant'atkârlar arasında bu şâkirtlikle başlar, sonra sıraya girer. Halife (Kalfa) yani üstâd muavini pâyesine erişir, ondan sonra da üstat (usta) ve nihayet bütün ustaların da başı olur ki, o zaman çalıştığı şubeye göre nakkaş başı, müzehhip başı ve mücellit başı pâyelerine erişirler ve bu vazifeleri de kendilerine cihet (resmî bir vesika) verilmekle de maaş hususlarında ellerinde bir vesika olur.