Bofor Ölçeği Nedir? Ne Demek? Hakkında Kısaca Bilgi

Bofor Ölçeği nedir? ne nemek? hakkında kısaca bilgi

Coğrafya Terimi Olarak Bofor Ölçeği

Rüzgâr hızlarını gösteren ölçektir. Francis Beaufort (Bofor okunur.) tarafından 1806'da bulunan, 0 (sakin) ile 12 (tayfun) arası değişen rüzgâr hızlarını gösterir.

Coğrafya Terimleri Sözlüğü (1146)


Bilgiyi Paylaşın: tweet facebook
Bofor Ölçeği terimi hakkında yorum yazabilirsiniz.
Bofor Ölçeği terimi hakkındaki yorumlar

Bofor Ölçeği hakkında henüz yorum yazılmamış. Üstteki formu kullanarak ilk yorumu yazabilirsiniz.

Bofor Ölçeği ile ilgili benzer terimler:

Refleksif Bellek: Algı ve motor yeteneği gerektiren bazı işleri, nasıl yapılacağı konusunda sözcüklerle ifade edemediğimiz, tanımlama biçimine getirilmemiş olan bu refleks biçimini kullanırız. Bu bellek bir işlemin fark edilmeden çok sayıda tekrarı sonucu, zaman içinde birikerek oluşur. Bilinçli düşünme yada karşılaştırma, değerlendirme gibi kognitif işlemler gerektirmeden refleksif bellek oluşur ve genelde kelimelerle ifade edilmez. Bazı algı ve motor yeteneklerin kazanılması, gramer gibi bazı kuralların öğrenilmesi refleksif bellek ile olmaktadır.

Araba kullanmak başlangıçta tanımlanabilir (deklaratif) bellek ile gerçekleşirken, bir zaman sonra refleksif belleğe geçer ve artık araba kullanma kuralları her kullanışta, sözcüklerle ifade edilmez, kısaca otomatikleşir.

Köle Ahlakı: Nietzsche'nin, acıma, alçak gönüllülük, sabır, korku, büyük olan her şeye karşı güvensizlik gibi özellikler taşıyan yaşama tutumuna verdiği ad. Karşıtı bk. efendi ahlakı.

Ahlakın bir yorum olduğunu dile getiren Nietzsche, kendi yorumuyla ahlakı ikiye ayırır:
Efendi ve Köle Ahlakı. Nietzsche'ye göre efendi ahlakı; genel kabul gören “iyi” ve “kötü” kavramlarını sorgulayabilir, kendi değerlerini yaratabilir bir ahlaktır. Bu ahlaka sahip insanları “üst insan” olarak tanımlar. Köle ahlakı ise insanın yaşamındaki sürekliliği sağlayacak kabulleri oluşturur.

Efendi ahlakına göre iyi bir durum, köle ahlakınca yanlış görülebilir fakat köle ahlakı buna ses edemez çünkü köle ahlakının varlığı efendi ahlakının varlığı ile oluşur.

Üst İnsan: Nietzsche'nin ifadesiyle üst insan, geleneksel ahlakı köle ahlakı olarak görüp değerlendiren, eşitlik kavramına karşı çıkıp, ahlaki değerlerin son çözümlemede insanın gerçek doğasına, insandaki güçlü olma isteğine dayanması gerektiğini belirten Nietzsche'nin öngördüğü bir insanlık aşamasıdır. Üst insan kavramı, insan evriminin bundan sonraki aşamasında ortaya çıkacak bir insan tipi olarak, değerleri gözden geçirme, yeni baştan yaratma ve güçlü olma isteğini hayata geçirme cesaretinde olan insan için kullanılmaktadır.

Müsadere Sistemi: Osmanlı İmparatorluğu'nda, ölen bir devlet memurunun ya da herhangi bir kimsenin ölümünde, idamında, hatta hayattayken mal varlığına devlet tarafından el konulması sistemidir. Bu kuraldan padişahlar da ayrı tutulmaz, ölen padişahın her şeyi yeni padişahın sayılırdı. İlgilinin geride bıraktığı yakınlarına da padişahın uygun göreceği bir şey bırakılırdı. Günümüz ceza hukukunda da, işlenen bir suç karşılığı olarak suçlunun mal varlığı üzerindeki mülkiyet hakkına son verilip bunun kamusal bir mülkiyete dönüştürülmesi biçiminde bir müsadere hükmü vardır. Müsadere "genel" (tüm mal varlığına yönelik) ve "özel" (mal varlığının bir bölümüne yönelik) olmak üzere iki biçiminde uygulanır. Örneğin Askerî Ceza Kanunu'nda yer alan ve düşman tarafına kaçan birinin mallarına el konulması hükmü bir genel müsaderedir.