Osmanlı Türkçesi Terimi Olarak Kapı Ağası
Padişahın sarayındaki akağaların en büyüğü.
Osmanlı Türkçesi Terimleri Sözlüğü (466)
Bilgiyi Paylaşın:
Padişahın sarayındaki akağaların en büyüğü.
Osmanlı Türkçesi Terimleri Sözlüğü (466)
Kapı Ağası hakkında henüz yorum yazılmamış. Üstteki formu kullanarak ilk yorumu yazabilirsiniz.
Kalfa: Saraylarda ve büyük konaklarda halayıkların (Cariye) başı olan kadın. Padişah tarafından tayin edilirler, sarayda kendilerine ayrılan yerde otururlar ve sarayın iç hizmetlerinde çalışan cariyelere buyruk verirler ve özel günlerde cariyelerden farklı giyinirlerdi.
Zemheri: Kara kış.
Aysberg: Kara buzullarının denizlere kadar sarkarak deniz içerisinde kopması ile oluşur. Kopan buzullar deniz içerisinde yüzmeye başlar. Yoğunluğu suyun yoğunluğundan fazla olduğundan az bir kısmı su yüzeyinde kalırken önemli bir kısmı su altında bulunur. İngilizce iceberg kelimesinin, dilimızde okunuş şekliyle girmiş durumu. Ingilizce ve Almanca ayrı yazılış fakat benzer okunuş gösteren bu kelimenin Türkçe karşılığı buz dağıdır (Buz dağı) Buzullardan kopup, denize kadar ulaşan kalın buzul parçaları deniz içinde ilerlemeye devam eder. Buzun yoğunluğu, deniz suyunun yoğunluğundan az olduğu için su tarafından kaldırılır. Yüzlerce metre kalınlıkta ve kilometrelerce uzunluktaki bu buz dağlarına aysberg denir.
Kaldırımcı Kethüdası: Götürü usülde taş döşeyerek yol yapan kaldırımcı esnafının yaptığı işi denetliyen ve ölçümleme yaparak yapılan yolun bedelini tesbit edip, parasını kaldırımcı esnafına ödeyen kişi.