Kesin Satış Nedir? Ne Demek? Hakkında Kısaca Bilgi

Kesin Satış nedir? ne nemek? hakkında kısaca bilgi

Ekonomi, Bankacılık Terimi Olarak Kesin Satış

Bir menkul kıymetin doğrudan satımıdır. Merkez Bankası tarafından yürütülen Açık Piyasa İşlemleri çerçevesinde, para politikası uygulamasına yönelik olarak, piyasada kalıcı bir likidite (para) fazlasının olduğu düşünüldüğü durumlarda, Merkez Bankasının piyasaya kendi portföyünden menkul kıymet satmasını, karşılığında sistemden fazla parayı kesin olarak (bir daha geri verilmemek üzere) çekmesini ifade eder.

Ekonomi, Bankacılık Terimleri Sözlüğü (870)


Bilgiyi Paylaşın: tweet facebook
Kesin Satış terimi hakkında yorum yazabilirsiniz.
Kesin Satış terimi hakkındaki yorumlar

Kesin Satış hakkında henüz yorum yazılmamış. Üstteki formu kullanarak ilk yorumu yazabilirsiniz.

Kesin Satış ile ilgili benzer terimler:

Kesin Alış: Bir menkul kıymetin doğrudan alımıdır. Merkez Bankası tarafından yürütülen Açık Piyasa İşlemleri çerçevesinde, para politikası uygulamasına yönelik olarak, piyasada kalıcı bir likidite (para) eksikliğinin olduğu düşünüldüğü durumlarda, Merkez Bankasının piyasadan kendi porftöyü için menkul kıymet almasını ve karşılığında sisteme para vermesini ifade eder.

Kaldıraç Oranı (Leverage): Borcun öz sermayeye ya da toplam sermayeye oranıdır. Kaldıraç oranları, işletmenin kaynak yapısını gösterir ve işletmenin varlıklarının hangi kaynaklarla ne oranlarda karşılandığının görülmesini sağlar. Bu oranlar ile işletmenin uzun vadeli borçlarını ödeme gücü gibi mali yapısının durumu hakkında bilgi edinilebilinir.

İkincil Piyasa (Secondary Market): Kıymetlerin ilk ihraçları sonrası işlem gördükleri piyasaları ifade eder. Örneğin, Hazine Müşteşarlığı tarafından ihraç edilen borçlanma senetlerinin ihraç sonrası alınıp-satıldığı İstanbul Menkul Kıymetler Borsası, Tahvil Bono Piyasası ikincil piyasaya bir örnektir.

İhale (Auction): İhale, İngilizce "auction" auctio kökünden gelmekte olup kelime anlamı artış demektir. Piyasa ekonomilerinde, çeşitli mal ve finansal değerlerin kişi veya kurumlara tahsis yöntemlerinden birisidir. Özellikle, ihaleye konu olacak malın sabit veya doğrudan belirlenebilir bir fiyatı yoksa ya da malın satıcısı, malın piyasa fiyatı konusunda emin değilse ihale yöntemi ile satım tam rekabet koşulları altında bu belirsizliği ortadan kaldırır. İhale yöntemlerine ilişkin ilk sınıflandırma, 1961 yılında William Vicrey tarafından yapılmıştır. İhaleler farklı biçimlerde gerçekleştirilebilir. En yaygın olanı, fiyatların büyükten küçüğe doğru dizildiği, (satan açısından geliri maksimum, maliyetin minumum olması anlamına gelmektedir), çoklu fiyat ("Dutch Auction" adını Hollanda'da çicek satışlarında kullanılmasından almıştır) türü ihalelerdir. Bu ihalede her katılımcıyla kendi teklif ettiği fiyat üzerinden işlem yapılmaktadır. Fiyatların küçükten büyüğe sıralandığı ihaleler ise "English Auction" olarak adlandırılmaktadır. Diğer bir ihale yöntemi ise "tek fiyat" ihalesidir. Bu ihale türünde arzın ve talebin eşitlendiği fiyat, ihaleyi kazanan tüm katılımcılara uygulanmaktadır. Diğer bir deyişle tüm işlemler tek bir fiyat üzerinden gerçekleştirilmektedir. İki ihale türünün de birbirine göre avantaj ve dezavantajları söz konusudur. Tek fiyat ihalesinde, bilgi toplamının maliyeti daha az olup daha fazla katılım sağlanabilir. Çoklu fiyat ihalesinde ise daha yoğun bir rekabet söz konusu olup satıcı açısından daha düşük bir maliyet söz konusu olabilir. Ancak, tüm bunlar piyasanın yapısına ve o günkü koşuluna bağlıdır.