Anarşizm Nedir? Ne Demek? Hakkında Kısaca Bilgi

Anarşizm nedir? ne nemek? hakkında kısaca bilgi

Tarih Terimi Olarak Anarşizm

İnsanların devlet olmaksızın barış içinde ve adil bir düzende yaşayabileceklerini savunan, bu amaçla da her türlü toplumsal ve siyasal kurala karşı çıkan kuramdır. Devletin, bireylerin mutluluğunu engelleyen, çürümüş ve zararlı bir kurum olduğunu savunur.

Tarih Terimleri Sözlüğü (1857)


Felsefe, Psikoloji, Sosyoloji, Mantık Terimi Olarak Anarşizm

1- Toplumsal yaşamı düzenleyen tüm kurum ve kuralları reddeden anarşizm, doğal olarak ahlak kurallarının egemenliğini de reddeder. Bireysel iradenin her şeyin üstünde olduğunu savunan anarşizmin kurucusu Proudhon ve diğer temsilcileri Bakunin, Kropotkin ve Stirner, ahlak yasalarının diğer yasalar gibi insanları kolay yönetmek için uydurulduğunu savunurlar.

2- Devlet ya da hükümeti olmayan bir toplumun hem mümkün ve hem de arzu edilebilir olduğunu savunan a politik görüş.

Felsefe, Psikoloji, Sosyoloji, Mantık Terimleri Sözlüğü (1071)


Felsefe, Psikoloji, Sosyoloji, Mantık Terimi Olarak Anarşizm

Kurucusu Proudhon, en tanınmış savunucuları da Bakunin, Kropotkin ve Stirner'dir. Tüm kurumlara (ahlak, hukuk, eğitim, din, ekonomi, siyaset, devlet, ordu vs.) ve tüm kurallara (ahlak, din, hukuk, disiplin vs. ) karşıdırlar. Bütün bu kurum ve kuralların yok edilmesi gerektiğini savunurlar. Çünkü insanların bunlara ihtiyacı yoktur. İnsan özünde iyi bir varlıktır ve özgür bırakıldığında daima iyi olanı yapar. Oysa bu kurum ve kurallar insanın özgürlüğünü kısıtlar. Böylelikle insan özünden uzaklaşır ve kötüye yönelir. Yani bu kurum ve kurallar bizi iyiye değil, kötüye yönlendirir. Bu yüzden ortadan kaldırılmalıdır.

Felsefe, Psikoloji, Sosyoloji, Mantık Terimleri Sözlüğü (1071)


Bilgiyi Paylaşın: tweet facebook
Anarşizm terimi hakkında yorum yazabilirsiniz.
Anarşizm terimi hakkındaki yorumlar

Anarşizm hakkında henüz yorum yazılmamış. Üstteki formu kullanarak ilk yorumu yazabilirsiniz.

Anarşizm ile ilgili benzer terimler:

Bencilik (Egoizm): Kurucusu Thomas Hobbes. İnsanlarda iki önemli güdü vardır: birisi "kendini sevme", diğeri "kendini koruma" dır. İnsanlar kendilerini sevdikleri için kendilerini korumak isterler. Ahlak yasalarını da bu yüzden oluştururlar.
Yani ahlak yasalarının varolmasının nedeni insanlarda bulunan bu iki güdüdür.

Fayda Ahlakı (Utilitarizm): Ahlaksal eylemin amacı faydadır. Her eylem bireye sağladığı fayda ölçüsünde değerlidir. Bize fayda sağlayan durumlar değişirse ahlak sistemimiz de değişecektir. Bir eylem, bir insana fayda sağlıyorsa iyi, sağlamıyorsa kötüdür. Herkese fayda sağlayan durumlar farklı olacağına göre herkesin ahlak yasası da farklı olacaktır. Dolayısıyla evrensel bir yasa yoktur.

Hedonizm (Hazcılık, Haz Ahlakı): Kurucusu Aristippos' tur. Mutluluk ahlakından yola çıkılarak geliştirilmiştir. Ahlaksal eylemin amacı haz'dır. Haz veren eylemler iyi, acı veren eylemler kötü, haz ya da acı vermeyenler ise anlamsızdır. Bu haz duygusu sonsuz değildir, kısa süreli ama yoğun bir duygudur. İnsan daima hazzı aramalı ve acıdan kaçmalıdır. Ancak bunu yaparken ölçüyü asla kaçırmamalıdır ( hayatında komşun farkına vardığı zaman utanacağın hiçbir şey yapma ). Ayrıca hazza ulaşmak için aslında çok fazla şeye ihtiyaç yoktur ( sadece yiyecek ekmeğin ve içecek suyun olması bile kendini Zeus kadar mutlu hissetmene yeter ). Haz duygusu kişiden kişiye değişeceğine göre hazza dayalı bir ahlak evrensel olamaz.

İndeterminizm: Özgürlük olmasaydı zaten kurallar da olamazdı görüşünü savunur. Bir insanın herhangi bir kurala uymasını bekleyebilmemiz ve onu yaptıklarından dolayı yargılayabilmemiz için o insanın özgür olması gerekir. Çünkü özgür olmayan, kendi istenci ile karar veremeyen insanları eylemlerinden dolayı yargılayamayız. Dolayısıyla her insan özgürdür.