Otobiyolojik Temizleme Nedir? Ne Demek? Hakkında Kısaca Bilgi

Otobiyolojik Temizleme nedir? ne nemek? hakkında kısaca bilgi

Biyoloji Terimi Olarak Otobiyolojik Temizleme

Akarsular ve denizler birer ekosistemdir. Her ekosistem kendini onarmaya çalışır. Kirlenen su kaynaklarının, su kaynaklarında doğal olarak bulunan canlılarla temizlenmesine otobiyolojik
temizleme
denir. Bu canlılar, otobiyolojik temizleme sırasında oksijen tüketirler. Bu nedenle otobiyolojik temizlemenin belirli bir sınırı vardır.

Biyoloji Terimleri Sözlüğü (2076)


Bilgiyi Paylaşın: tweet facebook
Otobiyolojik Temizleme terimi hakkında yorum yazabilirsiniz.
Otobiyolojik Temizleme terimi hakkındaki yorumlar

Otobiyolojik Temizleme hakkında henüz yorum yazılmamış. Üstteki formu kullanarak ilk yorumu yazabilirsiniz.

Otobiyolojik Temizleme ile ilgili benzer terimler:

Su Kirliliği: Su kaynaklarının kirletici etmenler tarafından kimyasal, fiziksel ve biyolojik yapısının bozulmasına su kirliliği denir.

Su Kirliliğinin Nedenleri
1. Havaya karışan tanecikli yapıların ve asitlerin yağışlarla su kaynaklarına ulaşması.
2. Evsel ve endüstriyel atıkların sulara boşaltılması.
3. Tarımsal gübrelerin ve ilaçların su kaynaklarını kirletmesi.
4. Deniz kazaları sonucunda fosil yakıtların denizlere boşaltılması.
5. Kanalizasyon sularının arıtılmadan su kaynaklarına boşaltılması.

Asit Yağmurları: Odun, kömür ve diğer fosil yakıtların yakılması sonucu atmosfere verilen kükürt ve azot içeren gazların, atmosferde çeşitli tepkimeler ile asitli bileşiklere dönüşüp yağışlarla yeryüzüne dönmesine asit yağmurları denir.

Ozon Kirliliği: Egzoz gazları, güneş ışığının etkisiyle çeşitli tepkimelere girerek ozon (O3) ve azotdioksit (NO2) gazlarının oluşumuna neden olur. Atmosferde bu gazların birikmesi sonucu oluşan kirliliğe ozon kirliliği denir.
Yeryüzüne yakın katmanlarda ozon gazı birikimi, solunum yolunu tahriş eder, bitkilerin dokularında çürümeye neden olur ve meyve verimini düşürür.

Küresel Isınma: Yeryüzündeki bitki örtüsünün azalması, fosil yakıtların kullanımının artması, fabrika bacalarındaki zehirli gazların filtre edilmeden atmosfere verilmesi, deodorant kullanımı gibi sebepler atmosferdeki karbondioksit, metan, ozon, azotdioksit ve kloroflorokarbon (CFC) bileşiklerinin artmasına neden olmaktadır. Bu nedenle güneşten gelen ışınlarla atmosfer ve okyanusların sıcaklığı daha da artmıştır. Bu duruma küresel ısınma denir.